10 Kas 2013

Kirlenmek

Önce ilkeyi belirtelim:
Dindar bir kadın, benim tercihim bu, diyerek istediği gibi giyinebilir; tartışmayı bu ilke üzerine oturtmak gerekir.
Diğer taraftan bir hayli önemli ve gerekli bir gerçek de var:
Resmi alanda kişisel tercih meselesi bireysel özgürlük alanının dışındadır. Bundan taviz verdiniz mi meselenin nereye kadar gideceğini bilemezsiniz çünkü.
Resmi alanın dışında herkes istediği biçimde kendini ifade edebilir; tabii bir diğerinin haklarına da saygı göstererek.
Meclise Türbanla gelen AKP’li kadın milletvekili, “Bu benim tercihimdir, isteyen istediğini tercih edebilir” diyeceğine, “Bu Allah’ın emridir; bundan sonra başımı açarak kirlenmek istemiyorum” diyor.
Çağdaş Türk kadınına açıkça tavır koyuyor.
Meselenin birçok boyutu var:
Meclis’teki türbansız AKP’li milletvekilleri Meclis’e her gün gelişlerinde tekrar tekrar kirleniyorlar mı mesela?
Türkiye’de milyonlarca kadın başı açık biçimde sürdürüyor hayatını; bunların tümü kirlenmiş mi oluyor yani?
Cumhuriyet tarihinin en münevver kadınlarının hepsinin başı açıktı; bunlar kirlenmiş kadınlar mıydı?
Soruları uzatmak mümkün, ama gereksiz.
Söylem çirkin çünkü!

Meselenin bir diğer boyutu İslami yönü.
Kuran’da “türban” Allah’ın emridir diye bir şey yok.
Kuran’da saç telleriniz görünmeyecek diye uyaran tek bir ayet bile yok!
Üstüne basa basa “başörtüsü” diyorlar, ama bu baş bağlama biçiminin başörtüsüyle bir ilgisi yok; çünkü tek bir saç telinin görünmesini dahi cehennemlik olarak niteliyorlar.
Bu durumda, İranlı, Mısırlı, Iraklı, Suriyeli Müslüman kadınlar kirlenmiş mi oluyor, cehennemlik mi oluyor!
Çünkü bu kadınların başörtülerinde öndeki saçları açıkta.
Üstelik bunların çoğu Arap; Kuran’ı kendi dillerinde okuyorlar.
Kuran’ın emrettiği şey, kadınların başlarındaki örtülerin göğüs yırtmaçlarında birleştirilmesi; yani kadınların göğüslerini örtmeleri.
Çağdaş Türk kadını böyle giyiniyor; örf bu çünkü.
Kuran’da sadece türbanı, saçı sakalı görenler, ya Mesaj’ın en önemli bölümleriniıskalıyorlar, ya da riyakârlar; laikliğe karşı açtıkları savaşta bir cephe daha kazanmak istiyorlar!


Meselenin bir diğer yönüde “kirlenme”nin hası ili ilgili.
Saçlarını kapatarak kirlenmekten kaçınmak isteyenler, faiz konusunda ne düşünüyorlar mesela. 
Kuran, faizi, Allah’a ve Elçisi’ne (O’na selam olsun) bir harp ilanı olarak görüyor; bunun yanında türbanın esamesi bile okunmaz; türban da neymiş!
Faizin “meşru bir kazanç” olarak yorumlandığı bu kapitalist sisteme herhangi bir eleştiri getirmeyen, hatta kapitalizmin en kabasını uygulayan bir insanın başı örtülü olmuş ne, açık olmuş ne!
Mal ve nimetlerin eşit biçimde bölüşülmesi mesela…
Kuran’da türban yok, ama örneğin “infak” konusunda yüzlerce ayet var!
Bu konuyu ağızlarına bile almayanlar başlarını örtmüşler ne, açmışlar ne!
Türkiye’nin hali ortada:
Yoksullar, açlık sınırının altında yaşayanlar, gece yatağa aç giren çocuklar; adaletsizlik had safhada; buna direnmek, bu konularla uğraşmak ve “temizlenmek”, artık “kirlenmemek” dururken, Meclis’e türbanla girmişsiniz ne, girmemişsinizne!
Belki daha da önemlisi, Amerikan emperyalizminin güdümünde Müslüman ülkelere saldırırken kirlenmiyorsunuz da, saçınızı gösterdiğinizde mi kirleniyorsunuz!
Irak’ta yüz bin kişiye öldüren, kadınların ırzına geçen Amerikan askerleri için duacı olanlar; Libya’da meşru Devlet Başkanını linç ettirenler; Suriye’de iç savaş çıkararak binlerce Müslüman’ın kanını akıtanlar tüm bu mezalimden türban takarak mı kurtulacaklar; türban takarak mı temizlenecekler!

Bugünün Türkiye’sinde yaşayan milyonlarca kadın türban takmıyor, ama hiçbiri “kirli” değil; kimi namusuyla çalışıyor, kimi evinde barkında ailesinin ihtiyaçlarını gideriyor; başları açık ama özgürce, namusluca yaşıyorlar.
Bu kadınları “kirlenmiş” olarak nitelemek kimin haddine!
Ezcümle; türban takan bunu kişisel tercihi olarak öne sürebilir, ama bu milletvekilinin yaptığı gibi kimseyi kirlenmişlikle suçlayamaz.
Bu ülke hâlâ Atatürk Cumhuriyeti!
Biz bugünkü özgürlüğümüzü çağdaş Cumhuriyetten miras aldık; onu koruyup kollamak, başta Anayasa üzerine namus yemini eden milletvekilleri olmak üzere herkesin görevi.
Herkes görevini yapmalı.
Allah’a emanet olun…

Hiç yorum yok: