20 Eki 2011

Genç Ölüler Ülkesi...

 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ

Önceki gün akşam saatlerinde Bitlisten gelen acı haberle sarsılmıştık...
Araç trafiğinin en yoğun olduğu yolda bomba patlamışbiri çocuk sekiz yurttaşımız teröre kurban gitmişti... Ölenlerden beşi polisti.
Kan!
Gözyaşı!
Acı!
Ve dün sabah yine insan olanın içini acıtanHakkârideki PKK saldırısıyla uyandık... Eşzamanlı eylem bu kez Hakkâri yöresini seçmişti... Çukurca ve Yüksekova.
24 askerimiz şehit düşmüş19u ağır yaralanmıştı.
Haberi duyunca vurgun yemiş gibiydim...
Gece yarısı Hakkârinin Çukurca ilçesinde askeri birliklerimize sekiz ayrı PKK grubu ağır silahlarla saldırı düzenlemişti.

Olayın önemli yönü; 19 Ekim 2009daHaburdan Türkiyeye giren PKKlilerin, çadır mahkemesinde yargılanıp salıverildikleri güne; 12 askerimizin şehit edildiği Dağlıca katliamının yıldönümüne rastlamasıydı...
Beş gün önce (14 Ekim 2011) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve komutanlarla Çukurca ve Yüksekovada askeri birlikleri ziyaret etmesiydi.
Aydınlık bir güne acı haberle başlamıştık.
Terörün bir insanlık suçu olduğunubilmeyenlere, PKKyi içten ve dıştan destekleyip kan gölünden beslenenlere bir çift sözüm var:
Sizin de içiniz acımıyor mu?
Aslında eli kanlı azgın terörün sonçırpınışlarıdır bu kanlı saldırılar.
Kapalı gözlerimizi açıp WashingtonBrüksel eksenine bir bakmalıPKKnin neredelerden destek aldığını görmeli.

Elbet ortada bir istihbarat zafiyeti de bulunuyor...
PKKnin bölgede birileri tarafından korunup kollandığınıTürkiye sınırları içinde bile kampları bulunduğu gerçeğini göz ardı etmemek gerekir.
PKK hain saldırıyı eşzamanlı olarak yaptı...
Saldırının gece yapılan hava operasyonundansonra yapılması düşündürücü ve dikkat çekici.
PKK bölgede bir halk ayaklanmasını gerçekleştirmek istiyor ama bir türlü başaramıyor. Bölgede egemenlik kurmak ve halkı yıldırıp eyleme sürüklemek tek amaçları.
Kandilin hesabı bu!
Tam yeni anayasa çalışmalarını yürütecekUzlaşma Komisyonunun ilk toplantısını yaptığı gün böyle bir kanlı eylemi yapan PKK amacına kavuşamayacak.
TBMM Başkanı Cemil Çiçekin değindiği gibibu kanlı olay ne denli yürek yakıcı olursa olsun, Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin tümü demokratik, özgür ve çağdaş bir anayasa yapılmasında birleşecek.

Demokrasi kültürümüzü derinleştirmek, özgürlükleri genişletmek PKKye en ağır darbeyi vurmak anlamına gelir.
İnsanca yaşamak...
Türk-Kürt ayrımı yapmamak...
24 gencimiz şehit düştü...
İçim acıyor!
PKKnin hain pusuları, saldırıları, asla ve asla Türkiyeyi bir kardeş kavgasına, bir başka deyişle iç savaşa götüremeyecektir.
Türkler ve Kürtler sağduyulu...
Bundan rahatsız olan PKK... Bölgedeegemenlik kurmak istiyor ancak bunu başaramıyor... O yüzden azgın boğalar gibi saldırıyor.
Türkiye genç ölülerin ülkesi olmamalı...
Onun için özgürlükçü, demokratik derinliği olan bir anayasa istiyorum.
Hiçbir siyasi parti dün gece yarısı Çukurca veYüksekovada eşzamanlı hain saldırıları kullanarak rant peşinde koşmamalı.

Tüm siyasal partiler tümlük içinde davranmalı...
Son gelen haberler; Türk Silahlı Kuvvetlerinin sınır ötesi hava ve kara harekâtına başladığınıKuzey Irak sınırını dört kilometregeçtiğini söylüyor.
Evet... Terörle sonuna dek mücadele...
İçimiz acısa da yeni anayasa çalışmalarına gölge düşse de demokratik, çağdaş, özgür bir anayasa...
Yaşamı daha güzel kılmak için, Türkiye için...

Hiç yorum yok: