Prof Dr Eray Çalışkan |
Uzaylı
İstanbul Sözleşmesi imzalanırken okumadın mı, O gün okudun anlamadın mı, yoksa klasik takiyye mi, Meclis’te okunup oy birliği ile kabul edilirken oy verenler, yarı ağlamaklı savunanlar, fesih olunca da aynı coşku ile fesih edilmesini nasıl savunuyor, bu hangi psikoloji, nasıl bir nörobiyoloji, Kimi eğitimliler fesih olayını nasıl savunabilirim diye yazmış insanın ayrımı olmaz, ülkenin daha büyük sorunları var, bu ülkede kadın erkek ayrımı mı var vb...
“İnsan hakları temel sorundur, diğer her şey ikinci öneme sahiptir”.
Bugüne kadar 200 binden fazla kadın hasta muayenesi yaptım kimse safsatalarını bana anlatmasın.
- Tecavüz muayenesi maalesef çok yaptım
- Küçük kıza, erkeğe taciz tecavüz muayenesi yaptım
- Gebe olduğu halde doktora gitmesine izin verilmeyen evde doğurup ölü getirilen gördüm
- Kocası tarafından doğum kontrolü kullandırılmayıp 21 yaşında üç doğum dört düşük sonrası gebe kaldığı İçin ölen gördüm
- Gebe iken çocuğu düşsün diye tekmelenen kadınlar gördüm
- Gidecek başka yerim yok diye vajinasına şişe sokan adam ile hastaneden çıkan kadın gördüm
- Erkek doktorum diye acil hastaya müdahale etmemi engellemeye çalışan kocalar gördüm
- Hastanelerde erkek var diye karısı evde ölene kadar sağlık hizmeti almasını engelleyen gördüm
- Karısını anal ilişkiye zorlayıp bir sürü bahane eden gördüm
- kendi ağacımızın meyvesini tatmayacağız mı diyen ensesti savunan tarikatçıyım diyen gördüm
- karısı istemediği halde anüsüne soktuğu şişeyi , vajinasına soktuğu parfüm şişesinin kapağını geri alamayınca acile gelen gördüm
- sağlık hakkını geciktirdiği karısı çocuğu kaybedince Allah böyle yazmış bahanesi uyduranları gördüm
- gebeliğin adetten sonra oluştuğunu bilmeyen çocuk benden değil mi diye çocuğunun annesini dövenler gördüm
- Bir muayenede vücudunda gördüğüm izleri sorguladığımda eşi tarafından 20 yıldır vücudunda sigara söndürülen gördüm
- yanımda gebesin diye birşey yapmıyorum doğurunca ağzını burnunu kıracağım diyenleri gördüm
- Gebe kalamıyor bunlar diye üçüncü eşi aldıktan sonra doktora gidip spermi olmadığını öğrenen erkekler gördüm
- çocuğu olmuyor diye kadın döven erkekler, kötü davranan kayınana ve erkeğin kızkardeşleri gördüm,
- gelin gittiği ailede aynı aileden birçok erkeğin tecavüzüne uğrayan ve bunu normal sanan kadın gördüm
- gebe kaldığı İçin öldürülmeye kalkan onlarca genç kız gördüm bunların bir kısmı evden dışarı çıkarılmayan kadınlara yapılmış aile içi tecavüz ile amca, kuzen vb gebelikleri
- Gelinin spiralini çektiren kayınana, kayınbaba gördüm
- prezervatifleri bilerek delen ve eşi altıncıya gebe kalınca kürtaj günah vb diye imza vermeyen gördüm
- hayati tehlikesi olan eşinin gebeliğinin sonlandırılmasına izin vermeyen erkek eş, görümce, kayınana, aile konseyleri gördüm,
....
Erkek doğuramıyor diye horlanan
Düşük yapıyor diye dövülen, horlanan
Çocuk gelinler
Çocuk anneler
Köle gibi kullanılan yetim kız ve kadınlar
Üzerine bin bir bahane ile kuma getirilenler
.....
Daha nice örnek var buraya sığmaz
- kadının evli diye kendi bedeni üzerinde, tüp bağlatma, sorunlu, anormal gebelikleri sonlandırma hakkını, boşanma davası açsa bile mahkeme kararı çıkmadan kürtaj hakkını erkek eşin imzası olmadan HALEN KULLANAMADIĞI bir ülkede yaşıyorum
- Kendi yaptığım bilimsel araştırmalarda:
- çocukları olmayan çiftlerde çoğu zaman kadının suçlandığını, sistematik baskı, psikoloji taciz, mobbing yapıldığını ve bunu tüm toplumun yaptığını gördüm
- kadınların %75 inin cinsellikten zevk almadığını, %50. Sinden fazlasının orgazmın ne olduğunu, yaşayıp yaşamadığını bilmediğini gördüm
- kadının hiç çocuğu olmayacağı anlaşıldığında boşanma oranını %90 erkeğin hiç çocuğu olmayacağı anlaşıldığında boşanma oranının %10 olduğunu bulduğum çalışmayı o zamanın klinik şefi yayınlatmamıştı
- Sendika iş yeri Temsilcisi olduğumda SES sendikasında yürüttüğüm kampanya ile kadınların doğum öncesi izinleri üç haftadan dört hafta önce dört hafta sonra ya çıksın diye imza topluyorum kadınların %85 i imza vermedi yok menopozdayım, ben doğum yaptım , ben evli değilim, ben evlenmeyeceğim diye, şimdi 16 hafta yasal doğum öncesi ve sonrası izin üstüne sahte rapor isteyen %85.
- açıkça hak aramak, toplumu değiştirmek dik durmak gerek, toplumda görünen yaşamın altında mahrem numarası ile üzeri farklı gerekçelerle örtülmüş bir lağım akıyor.
İletişim, sosyal medya, bilgiye ulaşılabilirlik, kadınların eğitim hakkı, insan hakları, cinsiyet eşitsizliği ile mücadele bu lağımları kurutacak tek şey.
- İstanbul sözleşmesi bir insan hakları sözleşmesi idi Fesih edildi. Yetmez bu lağımın devamlı akması İçin Kız çocuklarının okuma yazmasını engellemek gerekli. Herkes elinden geleni yapsın ben bana uzaylı yorumları yapan takipçilere rağmen doğru bildiğim ve düşündüğümü yapmaya devam edeceğim.
03 Nisan 2021 - 00:57
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder