Başlık, İslam düşünür ve aksiyoneri İbn Teymiye’nin ‘münzel
din ve müevvel-mübeddel din’ deyimlerinin bugünkü dile aktarılmış
şeklidir. Kelimelere bağlı kalırsak, deyimin tam karşılığı şu
olur: ‘Allah tarafından vahyedilen din, insanların tevil ve
uydurmalarıyla oluşmuş din.’ Kısacası, gerçek din ve sahte
din...
İbn Teymiye (ölm. 728/1328), tenkide açık
yaklaşımları olmakla birlikte, İslam tarihinin en cesur tevhit erlerinden
biridir. Onun bütün çekilmezliği, keskin bir kılıç gibi kullandığı
üslubu ve acımasız eleştiri tarzıdır. Ve bu eleştiriden en fazla rahatsız
olan da tasavvuf ve tarikatlardır. Ancak şunu unutamayız:
İbn Teymiye, bir tasavvuf düşmanı değildir, tasavvufun
bir türüne düşmandır.
İbn Teymiye, tasavvuf adı altında, şeyhperestlik yapanlara
karşıdır. Tasavvuf tarihinin ‘önder’ diye andığı Bağdatlı
Cüneyd (ölm. 298/910) ve ekolünce temsil edilen mistik anlayışı
takdir etmiştir. Ona göre, tasavvuf, Kur'an'a dayandığında Allah
dostu, Kur'an'dan koparıldığında şeytan dostu yetiştiren bir kurumdur. Bu
nazik kurumu, indirilen dinin kaynağı Kur'an'daki boyutlarıyla korumak,
Kur'an dininin selameti bakımından hayatî bir önem taşır.
Kur'an, kendisinin tanıttığı dinin bir yaradılış
dini olduğunu ısrarla belirtir. Dinin kurucusu Allah'tır. Peygamberler
kurucu değil, tebliğ edici, tanıtıcıdır. Din gönderme, din adına
emir ve yasaklar koyma, kısaca, dinde hüküm Allah'ındır. Kur'an burada
tam bir tekelden bahseder. Bu tekele şöyle veya böyle, şu veya bu gerekçeyle
burnunu sokan, Allah'a ortak koşmuş yani şirke batmış olur. Bu noktada
şu ilkenin altı doğrudan ve dolaylı, defalarca çizilir:
"Saf, temiz ve erdirici din Allah'ın tekelindedir."
(Zümer suresi, 3)
Buna bağlı olarak, haram kılma, günah ilan etme yetkisi
de Allah'ın faaliyetlerinden biridir. Peygamberlerin bile bir şeyi din
adına haram ilan etme yetkileri yoktur. (Tahrîm, 1; En'am, 119, 140;
A'raf, 32; Mâide, 87) Haram ilan etme yetkisini kullanmaya
kalkmak Yaratıcı-din koyucu kuvveti ikileştirir. Varlık ve oluşta
esas olan mubahlık yani serbestliktir. Bu yaradılış kuralına istisna
getirmek, yani bazı şeyleri haram ilan etmek, sadece Allah'ın elindedir.
VAHYÎLİK İLKESİ VE İÇTİHAT
Kur’an, vahyîlik (vahye dayanma) ilkesini
dinin omurga noktalarından biri olarak tescil eder. Dinin içeriği ve
çerçevesi vahiy tarafından belirlenecektir. İslam'da bu belirlemeyi,
Kur'an yapar. Kur'an, Yaratıcı Kudret tarafından din adına insanlığa
ulaştırılan mesajların toplamıdır. Kaçınılmaz değişmenin
ortaya çıkardığı yeni şartlara cevap vermek tanrısal kelamın
niteliklerinden biridir. Bu nitelik, vahyin mesajını, reform ihtiyacının
üstünde tutar.
Zamanüstülüğün insana dayalı faaliyetinin adına, Kur'an
düşüncesinde içtihat denir. İçtihat, Kur'an'ın hayat
damarlarından biridir. Kur’an, içtihadı, bir hayatî faaliyet alanı
olarak belirlemekle, mesajının yeni zamanlara uyumunu sağlamanın
tıkanmaz yolunu ortaya koymuştur.
İslam gibi evrensel bir dinin, ilişkiye girdiği pek
çok kültür tarafından yorumlanması ve bu kültürlerin sahibi kitlelere
mal edilmesi kaçınılmazdı. Ancak bu mal etme sırasında bir yığın
hurafe, putperest kalıntı İslam bünyesine girmiştir. Böylece yorumlanan
(müevvel) din, zamanla, değiştirilen (mübeddel) din haline gelmiştir.
Dini değil de bu yorumları zamanüstü ilan eden bir anlayış,
kutsallaştırılmış bir örfler yığınını Allah'a fatura etmektedir. İndirilen
dine bağlı iman adamının her devirde bir numaralı işi, indirilen dinin
kaynağı olan Kur’an denetiminde, uydurulan din kalıntılarını temizlemek
olmalıdır. Bu yapılmazsa uydurulmuş din, indirilmiş dini örter
ve kitle, Allah'ın dini adı altında, asırların eskimiş kabullerine
teslim olmak gibi bir talihsizliğe itilir.
Ne acı kaderdir ki uydurma dini sömürmede din
yobazı ile dinsizlik yobazı, esrarlı bir paralellik
içindedir. İndirilen din, ikisine de yaramaz. İkisinin de referansları
uydurulmuş dine çıkar. Biri "Din budur" diye saldırırken,
ötekisi de hesaplarına, hasetlerine, kinlerine çarpanları cehennemlik
ilan etmek için uydurulmuş dine sarılacaktır. Kısacası, sermaye aynı,
sermayenin kullanımı farklıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder