Suikastçıyla akp’li vekil arasında 500 görüşme

Eski AKP Milletvekili İhsan Arslan, Orhan Aykut ile ilişkisini reddediyor ancak, ikili arasındaki 500’e yakın telefon görüşmesi ilişkiyi ele veriyor

‘Tuncay Özkan’ın susturulması için beni kullandı’
İhsan Arslan’ın, Tuncay Özkan’ın susturulması için kendisini kullandığını söyleyen Aykut, 20 Ocak 2013 tarihli Aydınlık’a şunları söylemişti: “İhsan Arslan o zaman Tuncay Özkan’ın vurulması için talimat veriyor. O zaman Arslan Dubai’ye gidiyor. Ben yokum hesabı. Bir akşam üzeri Tuncay Özkan’ın televizyonu basılıyor ve kurşunlanıyor. Tarih tapelerde geçiyor. Oraya kadar girildi.”

Balyoz operasyonlarını zeminini hazırlayan süreci tertiplediği Orhan Aykut’un açıklamalarıyla ortaya çıkan eski AKP Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan’ın reddettiği Orhan Aykut ilişkisi de telefon görüşmeleriyle kanıtlandı. 
Orhan Aykut’un yargılandığı Matkap davası dosyasında yer alan İletişim Tespit Tutanakları’nda İhsan Arslan’la sık sık telefonda ve yüzyüze görüştüğü bilgisi yer aldı. Sadece dosyaya giren 500’e yakın telefon konuşması Orhan Aykut’un Aydınlık’ta yayımlanan söyleşisinde açıkladığı ilişkiyi doğruladı.
Matkap davası duruşmasında dinlenen İhsan Arslan ise Orhan Aykut’la sadece 2-3 kez görüştüğünü iddia etmişti. Ancak dosyaya giren telefon görüşmeleri, Arslan’ı yalanladı. Tapelerde, Kanaltürk’ün eski sahibi Tuncay Özkan’a yapılan silahlı saldırıya ilişkin çarpıcı görüşmelerden bazıları şunlar:

Konuşma-1 ‘Yardıma ihtiyacım var’=

23 Mart 2007 tarihli görüşmede Orhan Aykut ve İhsan Arslan arasındaki konuşma şöyle: 
“İhsan: Bir şeyler yazmışsın gönderdin de adam öyle ne yapacaz bilmiyorum
Orhan Aykut: (...) Bu adamı sıkıştırdık ya köşeye (...) Bu adam tam köşeye sıkışmış abi (...) O televizyoncu 
İ: O bana iftira ediyor o baştan sona iftiradır yani
O: Şimdi senin tanıdığın bir hemşerin var abi. Çok değerli bir ağabeyiniz. (...) Kendisi şeylidir hemşerindir bizim hemşerimiz. (...) Onunla birlikte bu akşam saat altıda konuşuyorlar bana haber vercekler (...) O hemşerinden çok korkuyormuş.
İ: İyi korksun he (...) Bu bu Aziz’i AZİZ’İ ÖNE ŞEY YAP O ÖNEMLİ
O: O kolaydır abi onunla da görüşüldü abi (...)
İ: Valla yardımına ihtiyacım var abi, görüşmek üzere”

Konuşma-2 ‘İhsan Arslan Kanaltürk’le ilgili ifade verecek’

4 Nisan 2007 tarihinde Orhan Aykut’un Mehmet Gül’e İhsan Arslan için “Ha şimdi savcılıktı bir ifade verecek bu Kanal Türkle ilgili şimdi savcılıktadır biraz sonra çıkacak dedi bir görüşelim seninle” dediği görüldü. Öte yandan Tuncay Özkan 5 Aralık 2010 tarihli Aydınlık Dergisi’nde yer alan röportajında “İhsan Arslan’ın beni öldürtmek istediğinden haberdarım. (...) Hatırladığım kadarıyla 2007 yılı içinde gerçekleşti. Kanaltürk binasından çıkıp arabama bindiğim sırada ateş edildi. O zaman, ‘Nedir bu olay? Neden ateş etmiş bu adam?’ diye polise sordum. Bize, ‘Kanaltürk binasının karşısında oturan bir sevgilisi varmış, ayrılmışlar. Ona tepki ve dikkat çekme olayı’ dediler. ‘Sarhoş eylemi’ diye yanıt verdiler” demişti.

Konuşma-3 Cemil Çiçek kurtarmış

Mayıs 2007’de Orhan Aykut ile Salih adlı bir şahsın adli bir suça karıştığına ilişkin telefon görüşmeleri de dosyaya girdi. 4 Mayıs 2007’de İhsan Arslan’ı arayan Orhan Aykut Zeytinburnu Karakolu’nda olduğunu belirtiyor ve aralarında şu diyalog geçiyor: 
“Orhan Aykut: Asayiş bürodayım evet abi yaralı şahsı da getirdiler hee bi yakınsan abi bi atla gel
İhsan Arslan: Abi Vatan’dayım geleceğim abi bir yarım saat sonra geleceğim (...)
O: Salih plakamızı verdi şikayet etti anladın abi
İ: Anladım abi (...) ben gelmeden hiçbir şey yapma hiç teşhise bile girme de avukatımı bekliyorum (...)
Orhan Aykut 7 Mayıs 2007’de Salih adlı kişiyle yaptığı görüşmede ise tutuklandığını ancak dönemin Adalet Bsakanı Cemil Çiçek’in yardımıyla serbest bırakıldığını anlatıyor: 
“Orhan Aykut: Yakalandım abi (...) Getirdiler adamları beni teşhis ettiler (...) O savcı da geldi kendi bizzat savcı geldi karakola (...) teşhis için (...) Direkman tevkif verdi. He valla ondan sonra da Cezaevi de belli oldu. Metris (...) CEMİL ÇİÇEK ARADI SAVCIYI
S: Eee Adalet Bakanı
O: He ondan sonra serbest kaldım”