18 Kas 2011

Bir Balyoz Öyküsü!..


Cumhuriyet 17.11.2011
DÜZ ÇİZGİ
Ümit Zileli


Tarih, 29 Ocak 2010... Saat 10.45 suları...
Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Bilal Bayraktar’ın telefonu çalar. Arayan Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu’dur. Elinde “Balyoz Soruşturması” ile ilgili çok önemli belgeler bulunduğunu belirten Baransu, gazetesine emniyet güçlerinin gönderilmesini talep etmektedir. Bu talep süratle ve gizlilik içerisinde yerine getirilir. Baransu, elinde çekmeli valiziyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na intikal ettirilir..
Bir oda hazırlanır. Soruşturmayı yürüten Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Mehmet Berk de ekibe katılır ve iki savcı “Balyoz valizi”ni teslim alma ve el koyma işlemlerini başlatırlar. Bu arada yapılan tüm işlemler iki ayrı polis ekibi tarafından kamerayla anbean kayda alınmaktadır.
- 29 Ocak 2010, saat 14.06’da Balyoz belgelerini teslim alma işlemi başlar...

Valiz açılır...
Farklı renklerdeki poşetlerden üzerinde“Wenice” yazılı olanı ekip amiri tarafından alınarak içindeki CD-DVD’ler tutanağa geçirilmeye başlanır. 19 adet CD ve çok sayıda kasetin üzerinde yazılı olanlarla birlikte numaralandırılarak tutanağa kaydedilir. 9 No ile kaydedilen CD’nin üzerinde yazılı olanlar da şu şekilde kaydedilir:
- “Vatandaşlık Taslak” yazılı yeşil kalemle 67 yazılı Sony marka CD.
Teslim alma ve el koyma işlemi saat 21.30’da sona erer. Tutanak özel yetkili savcılar Bilal Bayraktar, Mehmet Berk, Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu, İstanbul Terörle Mücadele Emniyet Amiri Kazım Aksoy, diğer görevli memurlar ve Zabıt Kâtibi Halime Çakırca tarafından imzalanır ve mühürlenir.
Soruşturmanın Balyoz Davası’na dönüşeceği süreç başlamıştır...

Tarih, 01 Şubat 2010... Balyoz belgelerinin Taraf gazetesi muhabirinden teslim alınmasından üç gün sonra...
Bu kez, el konulan belgeler özel yetkili savcı Bilal Bayraktar tarafından, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca bilirkişi olarak görevlendirilen İsa Akyüz’e teslim edilmektedir. İmzalanan“Teslim ve Tesellüm Tutanağı”nda 9 No’lu CD’nin karşısında aynen şöyle yazmaktadır:
- Markasız marka, seri numarası 80-12DKLR olan İRTİCAİ UNSURLAR AŞIRI SOL UNSURLAR CD NO: 67 ibareli 9 Nolu CD.
İyi mi?!.. Daha üç gün önce“Vatandaşlık taslak” yazılı yeşil kalemle 67 yazılı Sony marka CD olduğu belirtilen, savcıların, emniyet amirlerinin imza altına aldığı, iki ayrı kamerayla saniye saniye kayıt altına alınan 9 No’lu CD, üç gün sonra bambaşka bir hüviyete bürünüvermiştir!..
Balyoz Davası avukatlarının bu akıl almaz değişiklikten ancak bir buçuk yıl sonra haberleri olur. Çünkü ek klasörler mahkeme tarafından 2010’un Ağustos ayında avukatlara verilmiştir... 200 bin sayfa civarında ek klasör neredeyse bir yıl incelendikten sonra 2011 Ağustos ayında bu inanılmaz değişiklik ortaya çıkar. Avukatlar Celal Ülgen ve Hüseyin Ersöz mahkemeye ağustos ve ekim aylarında iki dilekçeyle başvurarak durumu anlatır, bu CD’nin hem savunmadan hem de mahkemeden kaçırılmak istendiğini vurgular ve teslim anındaki kamera kayıtlarının izlenmesini talep ederler. Mahkeme ne yapar dersiniz? İkinci dilekçeden sonra bir ara kararla“davanın gelmiş olduğu aşamayı gerekçe göstererek” bu talebi reddeder!.. Halbuki neredeyse 2 yıla yaklaşan davada hâlâ ön savunma ve sorgu işlemleri devam etmektedir... Hangi “aşama”dan söz edilmektedir, bunu avukatlar dahi anlayamaz!..
“Peki sonuç ne” diye soracaksınız... Sanıklar açısından kocaman bir hiç!.. Avukat Celal Ülgen açısından ise ağır cezaya uzanan bir yol!.. Talep reddedildikten sonra mahkeme hâkimlerine “Sizler 1. sınıf hâkimsiniz, böylesine büyük bir çelişkiyi görmemeniz olanaksız. İki olasılık var, ya bilinçli yapıyorsunuz ya da gücünüz yetmiyor” dediği için hakkında mahkemeye hakaretten suç duyurusu yapılır...
- Nasıl hikâye ama?.. Merak etmeyin, Silivri’de hikâye tonla!..

Hiç yorum yok: