ÇSGB Faruk Çelik, “Çalışma hayatında köklü değişiklik planlıyoruz, bu paket, çalışma hayatındaki tüm engelleri ortadan kaldıran düzenlemeleri içerecek” diyor.
Bu konuyu yarın ele alacağız.
Önce bugüne kadar neler yaptıklarını hatırlamaya ihtiyaç var.
100 yıllık kazanımlara saldırdılar
- Esnek çalışmanın bütün biçimlerini İş Yasası’na soktular.
- Özel İstihdam Büroları açılmasına izin verdiler.
- İşçi sayısı 30’un altındaki işyerlerinde, iş güvencesini yasakladılar.
- “Toplum Yararına Çalışma Programı” adıyla, İŞKUR aracılığıyla gönderilen işçilerin, yandaş işveren tarafından 6 ay boyunca asgari ücretle sömürülmesini sağladılar.
- 4-C uygulamasını yaygınlaştırdılar. On binlerce işçi sendikalaşma, toplusözleşme yapabilme ve süresiz işçilik hakkını kaybetti.
- Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nü kapattılar. İşçilerin gönderildiği İl Özel İdareleri taşeronlarca ele geçirildi, eski Köy Hizmetleri işçileri başka kurumlara sürüldü.
- Karayolları Genel Müdürlüğü’nün 103 bölge şefliğini kapattılar. 7 binden fazla taşeron işçisi de iş olanağını kaybetti.
- On binlerce belediye işçisi, sendika, toplusözleşme ve daimi işçilik hakları gasp edilerek, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Milli Eğitim Bakanlığı’na sürüldü.
- “Denetimli Serbestlik” adıyla serbest bırakılan 28 bin mahkûmun, hiç para ödenmeden, yemek ve yol parası verilmeden, gönderildikleri işveren tarafından, cezalarının kalan sürelerinde azgınca sömürülmesini sağladılar.
- “Ek Ücretliler” adıyla, İş Kanunu’nun işletilmediği güvencesiz istihdam biçimini, belediyelerde başlattılar.
- “Serbest Bölge” sayısını 19’a, devletin bile giremediği bu cehennemlerdeki işçi sayısını 52 bine çıkardılar.
- İşçilerin parasıyla ve özel yasayla kurulan SSK’yı gasp ettiler. İşçiye parasız ilaç veren SSK eczanelerini kapattılar. Muayeneden, tedaviden ve ilaçtan katkı payı alınmaya başlandı.
- Çoğu yabancılara ait olan bireysel emeklilik şirketlerine, pirim başına yüzde 25 destek olmaya başladılar.
- İşsizlik Fonu’nu yağmalama kanunu çıkarıldı, Fon yağmalanıyor.
- Yüzlerce kamu kurumunu sattılar. Kamu ve özel sektör yabancıların eline geçti. Yüz binlerce işçi işini kaybetti.
- Taşeron sistemini bütün kurumlara yaydılar. Taşeron işçi sayısı 4 milyonu aştı. AKP il ve ilçe başkanlıkları, yandaş taşerona iş bulma, taşeron işçi pazarlama ve mürit devşirme büroları haline getirildi.
- Satılmamış kurumları, hizmet alma ve taşeron çalıştırma yoluyla iğdiş ettiler. İşçilik ve kamu hizmeti ayaklar altına alındı.
- Sendikaları barajlarda boğacak yasa çıkardılar. İşçinin örgütlenme ve sendikalı olma hakkına darbe vurdular.
- Türkiye’yi işsizler ve dilenciler ülkesi haline getirdiler. İşsiz sayısı 6,5 milyon oldu. Devlet yardımı alan aile sayısı 15 milyon, kömür yardımı alan 2 milyon, belediyenin verdiği gıdaya muhtaç aile 1,5 milyon oldu.
- Esnek çalışmayı yaymayı, taşeron sisteminin önündeki son engelleri kaldırmayı, kıdem tazminatını kaldırmayı ve Özel İstihdam Büroları eliyle işçi kiralamayı “stratejik plan” haline getirdiler. Adına “Ulusal İstihdam Stratejisi” dediler.
İşte AKP’nin 11 yılı.
AKP, çalışma hayatının temel kurallarına, işçinin temel kazanımlarına hep saldırdı. AKP döneminde işçi sınıfı, yüz yıllık kazanımlarını kaybetti. Köleliğin ve sömürünün her türlü biçimi hortlatıldı.
“Yetmez” diyorlar. Çalışma hayatını “kökten” değiştireceklermiş.
Bunu yarın ele alacağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder