9 Ara 2011

Cumhuriyet ateşi yeniden alevlenecek

Emekli Koramiral Kadir Sağdıç’tan tarihi konuşma: ‘Hangi çılgın bize zincir vuracakmış şaşarız...’
Balyoz davasının son duruşmasına emekli Koramiral Kadir Sağdıç’ın konuşması damga vurdu. Sağdıç, hain komployu yapanları ortaya çıkaracaklarını vurguladı
Balyoz davasının önceki günkü duruşmasında Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri (MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç tarihi bir konuşma yaptı. Koramiral Sağdıç’ın konuşmasından çarpıcı bölümleri aktarıyoruz:
Cumhuriyetimizin 100. yılına aydınlık gireceğiz
“Bu salonda bulunanlar uzun yıllar TSK’da şerefle hizmet vermiş insanlar. Ne mutlu bizlere, meğer bu kadar hizmet yetmezmiş. Bizlere yapılan bu hain komployu ortaya çıkartmak, yüce milletin gözlerine mil çeken bu aç gözlü muhteris asalakların gerçek yüzünü dünya aleme göstermek için böylesine bir çileyi de yaşamak varmış. Buradan bu salonda olanlara ve adı bile unutturulmak istenen yüce Türk milletine seslenmek istiyorum; artık, üzerimize çökertilmek istenen karanlıkları yeniden aydınlığa çıkartacak son virajlar olan Beşiktaş ve Silivri’deki özel yetkili hukuksuzluğu gözler önüne sererek dönüyoruz. Bizler ve Türk ulusunun genç nesilleri Cumhuriyetimizin 100. yılına bu garabeti de aşarak gerçek demokrasi içinde tertemiz ve apaydınlık gireceğiz. İyi ki bu iftiraları bize atmaya çalıştılar. Yanlış hedef seçtiler. Bakın, bizler gibi iyi yetişmiş bir avuç temiz insan ailelerinin desteğinde müfterilerin foyalarını ortaya dökmeye nasıl yetti. Gösterdiğimiz sabır ve irade herkesin yapabileceği bir şey değil. Yalnız kaldık, gırtlağımız düğümlendi. Avukatlarımız çaresiz kaldı, komutanlarımız olmayan hukuka güvenmeye çalıştılar, hep yanıldılar. Gaflet, delalet ve hatta hıyanet içinde bulunanlar, bu kez ‘medeniyet dediğimiz o tek dişi kalmış canavarın’ üzerine binerek bilişim silahlarıyla bizleri vurmaya kalktılar. Sahte aydınlar sustu, sahte kahramanlar içtiği andı unuttu, içimizden hainler ve işbirlikçiler çıktı. Siyaset sustu, askerinin masumiyetine sahip çıkamadı, yazıklar olsun.
4 duvar arasında olsak da ruhumuz daha özgür
Şimdi artık yarınlar için çok daha umutluyuz, bedenimiz dört duvar arasında da olsa, ruhumuz dünden çok daha özgür. İstiklal Marşı şairimizin ruhumuza tercüman olduğu gibi, ‘biz ezelden beridir hür yaşadık, hür yaşarız hangi çılgın bize zincir vuracakmış şaşarız’... Genç nesillerle birlikte yola koyularak Cumhuriyetimizi kuruluşunun 100. yılında evrensel değerlere saygılı, yurtta barış dünyada barış diyen, gerçek demokrasiyi yaşayan, çağdaş uygarlık düzeyini yakalamış bir ülke olarak tüm dünyanın gıpta edeceği bir seviyeye getirmeliyiz. Bunu başaracağımızdan hiç kuşkum yok. Mahkemenizden talebim, özgür ve hukukun üstünlüğü tesis edilmiş bir Türkiye için, objektiflik ve vicdan muhasebesi içinde, bu adaletsizliğe ivedi olarak son vermenizdir.

Hiç yorum yok: